Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Orta Doğu’da savaş ihtimaline dikkat çekti

Haber Merkezi

İsrail’in Orta Doğu’da giderek artan saldırganlığına karşı Türkiye’nin uluslararası arenadaki uyarıcı çabaları devam ediyor..

Bu bağlamda tüm diplomatik diyaloglarında tehlikenin bütün dünyaya yönelik olduğuna vurgu yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Haber Global canlı yayınında gündemi değerlendirirken önemli açıklamalarda bulundu.

“İSRAİL İLE İRAN ARASINDA SAVAŞ İHTİMALİ YÜKSEK”

İsrail ile İran savaşının ihtimalinin yüksek olduğunun altını çizen Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

Şu anda iç içe geçmiş olaylarla baş başayız. Bir yerde Filistin Gazze soykırımı bir yerde Lübnan var, bir yerde İran’la olası savaş ihtimali var. Hepsinin ayrı dinamiği var. Hepsinin farkındayız. Birincisi bölgede bu savaştan önce de İran ve unsurlarıyla bölgedeki birçok devletin aslında problemi vardı. Bu meselenin Filistin meselesi ile iç içe geçmesi büyük talihsizlik. Lübnan’a geldiği zaman sıra o hassasiyeti göstermediler.

Analizlerimizin paylaşılması önemli ama daha da önemlisi devletlerin birçoğunun tavır koyamayacak durumda olması. Türkiye çok ciddi uyarılar yapıyor, mesaj veriyor, deklare edilmesi uygun olmayan hususları da paylaşıyor.

İsrail ile İran arasında savaşı yüksek bir ihtimal olarak değerlendirmemiz lazım.

“ÜLKE VE BÖLGE OLARAK SAVAŞ İHTİMALİNE HAZIR OLMAMIZ GEREKİYOR”

Buna ülke ve bölge olarak hazır olmamız gerekiyor. Bölgede savaşın yaygınlaşması arzuladığımız bir şey değil. Var gücümüzle son 20 yıldır işgale, yıkıma maruz kalmış Orta Doğu coğrafyamızda savaşa son verme konusunda önemli bir yoğunlaşmamız var. Bölge halklarının istikrar ve güvenliği için savaşın olmaması gerekiyor. Eğer İran kendi meşru müdaafasını yaparsa bu da onun hakkıdır.

“BARIŞI SAĞLAYACAK ODAKLANMA İÇİNDEYİZ”

Devleti ve milleti herhangi bir sürprizle baş başa bırakmamak temel esas konu bu. İkincisi geldiği zaman cevap verebiliyor durumda olmamız. Kapasite artırımımız, güvenlik ve istihbarattaki ileri hamlelerimiz dünyadaki gelişmeleri tahmin etme konusunda Türkiye’nin üst düzeyde olduğunu söyleyebiliriz. Sürprizler karşı karşıya kalmadığınız zaman bir krizde mümkünse bunu önlemek yapamıyorsanız ülkenizi bundan ya hiç etkilendirmemek ya da minimuma indirmek.

Büyük strateji içerisinde bunu belirli bir yere oturtmak ve kamuoyuna da olağanüstülük hissi vermeden yönetebilmek önemli. İster siyasi ve teknolojik tüm gelişmeler daha fazla bölünmeyi, kamplaşmayı ifade ediyor. Makul görüşleri de ifade eden taraflar var. Biz Cumhurbaşkanımız öncülüğünde kendi milletimizin duruşunu hem bölgeye hem de iç politikaya yansıtarak hem istikrarı hem de milletlerin karşı çıkarına hem de barışı sağlayacak bir odaklanma içindeyiz. Türkiye 20 yıldır bir ateş çemberi ortasında ve içinden sağ salim geçmeyi başardı ve bir anıt gibi yükseliyor. Bölgede bizim sınırımızdaki ve biraz ötesindeki aktör de daha nitelikli iş birliği arayışı içerisinde.